22/02/2016

Tarihçi Nasıl Olmalı? (Deliminatör'den Alıntıdır, Her Hakkı saklıdır, Başka yerlerde İzinsiz Yayımlanamaz,)

Bana Türk uyruklu ve nitelikli bir tarihçi gösteremezsiniz, en namlı vakanüvislerin dahi bilgisi sıradan insanı aşmıyor, önüne konulan dokümantasyonu deviriyor. Ezberciliği ilkokul talebesi de yapar. Sen Osmanlıca, Arapça, Ermenice, Avarca, Rumca, Azerice, Acemce bilmelisin; Altayistiğe damga vurmalısın, Hunlardan, Göktürklerden, Selçuklulardan, Avarlardan devralınan ve benekleniveren arkeolojik evrakı, şeyhülislamın fetvayişerifesini, amannameyi, şehnameyi atlaya zıplaya incelemelisin, tercüme etmelisin, buruş buruş muahedenamelere baktırabilmelisin, bize aktartmalısın ki sana tarihçi diyelim; hatta salt Türk kavimleri yetmez, Amazonlar, Hititler, Frigler, Urartular, Lidyalılar, İyonlar, Persler, Akatlar, İskitler, Mezopotamya uygarlıkları misali bu topraklara alışmış toplulukların antik buluntularını da ayrı ayrı belgelendirebilmelisin ki cüheladan farkın olsun. Orhun anıtlarındaki yazıtları bile Danimarkalı bilgin çevirtti, sense abesle iştigal ediyorsun.

İlber Ortaylı’nın kitap yazdığını söylüyorlar. Tevatürle afallaşmayın, tüm cümleleri aşırmadır, intihaldir, dejenerelikleri bire bir aksettiriyor. Amiyane teşbih yapayım. Lokantaya gittiğinizi varsayalım, İlber Ortaylı yemeği servis eden garsondur, adisyon aşçının hakkıdır.

Not: Deliminatör'den alıntıdır, her hakkı saklıdır, başka yerlerde izinsiz yayımlanamaz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder