28/06/2024

Bugün 23 km yürümüşüm :)

Erken seçim şart!

Devalüasyon sekiz seneye yakın sürdü, enflasyon raydan çıktı, TÜİK gerçek enflasyonun yarısını açıklıyor, ücretlilerle emeklilerin maaşlarını azaltıyor. Demin haber sitesinde okudum, elektriğe yüzde 38 zam gelecekmiş. Yuh! Tüketim mallarının tamamı en az o oranda artar, resmen battık. Denenmiş denenmez, Erdoğan'dan daha başarısız idareci olamaz, 2002 öncesini mumla arıyoruz. Ben bile taraf oldum, kıyasıya eleştirdiğim CHP'yi tercih ediyorum, o hale geldik ki ehvenişer yaklaşımını önemsiyorum. Erken seçim şart, bu gemi su alıyor. İktidarın destekçisi MHP ve Devlet Bahçeli dizginleri ele alsa da olabilir, belki kan değişikliği yarayabilir, mevcut kabine ülkeyi yönetemiyor.

Endeks yüzde 0.31 düştü, portföy değerim 2500 kusür lira (dün 9000 TL artmıştı ama borsa yükselmişti) arttı, detaylı hesaplamaktan bıktım, bu sefer böyle açıklayayım, yorulmayayım.

Facebook

Uydu maç yayın akışını takip için facebook hesabı açmıştım, borsadaki varyetelerimi de paylaşıyordum, fakat dünküne izin verilmedi, gönderim kaldırıldı, ekranımda uyarı yazısı belirdi, spam, kötü niyet, aldatıcı reklam belirlenmiş, tekrarlarsam kısıtlayıcı önlem alınacakmış. Geçenlerde aynı durum olmuştu, yine tekrarlanınca kıllandım, geçmişte hesabım ve sayfam sebepsiz kapatılmıştı, oranın derinçek ekibinin kontrolünde olduğunu düşündüğüm için sportif amaç dışında tıklamıyordum, bu kıllıkları üzerine hesabımı sildim, zaten yeni mekanımda spor yayınlarını hallettim.

27/06/2024

İnanılmaz rahatladım

Borsa muhabbetlerini tamamen kestim, WhatsApp yoluyla mesajlaştığım adamlarla irtibatı kopardım, bambaşka biri oldum, endeks çakılırken bile kazanıyorum. İstanbul'da sekz ay kaldım, maaşım 15 900 liraydı ama konaklama bedeli olarak aylık 18 000 lira ödüyordum, yiyecek vs masraflarla beraber kazancımın iki üç misli harcıyordum, hisseler sürekli düştüğü halde portföyüm çok hızlı artıyordu. Geçmişte de kimseyle diyaloğa girmiyordum, Coni'nin son zamanlarıydı, omdan sonra hicreti kafama koymuştum, o yüzden yumuşadım, prensibimi bozdum, al sat tüyosu verdim, fakat bazı şahıslar beni çok meşgul ettiler, hatta birisi elimdeki halkb ve vakbn için güya devletin içinden "sat ve uzak dur" tavsiyesi iletti, hisseler peş peşe 17 tavan çekince deve yükü kazancımı da engelledi. Alayını engelledim, defterden sildim, korkunç bir yaratığa dönüştüm. :) :) Mesela bugün sekiz milyon liralık hacim yaptım, epey kar ettim.

Borsada ne yapacağım?

Spekülatörleri kahkaha komasına sokacağım, alayını falakaya yatıracağım, yarık tabanlarına tuz serpiştireceğim, keçiye yalatacağım, her birinin gözlerinden yaşlar boşanacak, güle güle yarılacak, bana dua edecek, "ömrümde bu kadar gülmemiştim, don gömlek soydun ama yüzümü güldürdün, her kuruşu helal olsun!" diyecek.

Borsa dün zirvesinin yüzde 10.19 altında kapandı, yani yeni rekorları kolaylıkla kırabilir. 🙈 Hisselerin ezici çoğunluğu ise geberik durumda görünüyor, TÜİK'in yüzde 75.45 dediği yıllık enflasyonda bir yıl öncenin çok altında işlem görüyor. Bu kadar büyük bir hile anca bizde yapılabilir, avanak vatandaş hiçbir şeyi sorgulamıyor. Dünyanın işleyiş esasları hiçbir kitapta yazmıyor, zekayla çözmek gerekiyor. Magna Carta, Fransız İhtilali akıllı toplumlarda aramızdaki uçurumu vurguluyor. Öyle bir kitle, kitle babam kitle!

25/06/2024

Borsa bugün yüzde 0.82 düştü, sonlarda alıp da yarına sakladıklarım haricinde maaşımı 1179 TL artırdım.

Senelerden beri aynı lafı söylüyorlar, oran küçük gösterilirse memur, işçi ve emeklinin maaşı da budanıyor. Enflasyon örtülü vergidir.

Yeni anayasa

Son aylarda yeni anayasa yapımı telaşı başladı. AKP 23 senedir iktidarda olduğu halde hiçbir adım atılmamıştı, 1980 anayasası ile idare edilmişti. Bu işin altında bir şeyler olmalı ama ne? Milyonlarca Suriyeli ve Afgan mültecinin Türk vatandaşlığını, maaş vs özlük haklarını garantiye almak amaçlı bir girişim olabilir mi? Bekleyelim, görelim.

Ne hale düştük?

Bir iki senedir gözcüye çıkamıyorum, randevu alamıyorum, bu şehrin hastanesi bol imiş, dün ve bugün randevu aradım, bulamadım. Eskiden askeri hastaneye gidiyordum, aynı günde işimi hallediyordum. Tahminimce gözlük numaram değişmiştir, ayrıca dandik camlar (plastikvari bir zımbırtı) konulmuştu, belki helal süt emmiş optikçiye rastlarım ümidiyle atağa kalkacağım ama önümüzü tıkamışlar, sağlık sistemini felç etmişler. Maazallah ciddi bir rahatsızlığım olsa yanmıştım, randevu için aylarca uğraşırdım.

23/06/2024

23.06.2024

Ne tuhaf tipler var

On ay önce filan Ç.'da bir kadın (emekli öğretmen, halen üniversitede profesör olan birinden boşanmış, tiyatro yönetmeni, dershane sahibi, üç katlı villası var, aylık geliri benimkinin yedi-sekiz misli ama beni don gömlek soymaya çalışıyordu, misal, eski milletvekili olan akrabasının Blksr'deki düğününe davet ediyordu ama bilet ücretini bana ödettiriyordu, Ç.'daki evine çağırıyordu, cebinde akrep olduğu için tüm harcamaları bana yaptırıyordu, kredi kartını oğluna verdiğini söylüyordu,) vasıtasıyla emekli İngilizce öğretmeni bir vatandaşla tanışmıştım, iri kıyım insan azmanı diyeyim, suma güreşçileri şişmanlığında olduğunu anlayın. O gün hatuna "bu adam ajn, isthbrtç, hiç şüphem yok," dedim, insan sarrafıyım, birkaç dakikalık sohbette hadiseyi çözdüm. Bu bay emekli astsb oğluymuş, ömrü askr.i sosyal tesislerde geçiyormuş. Emekli alby bile konaklamak için yer bulmakta zorlanıyor, haftalar öncesinden başvuruyor, o ise her şehirdeki, ilçedeki askr.i tesiste geceliyormuş. Elbet zoruma gitti, benden kesilen paralarla benim için inşa edilen tesislerin böyle birine sunulmasını yadırgadım. İşin tuhafı ona uzm çvş, askr dahil "komtnm" diye hitap ediyorlardı; demek ki başka bir kimliği de var ama bilemiyorum. Balmumcu'daki ilk günümde bitiverdi, yanıma geldi, beni esir aldı, geyik yaptık, onu görünce tüylerim diken diken olmuştu, hemen kaçtım. Sekiz ay sonra, cuma günü burada da beni buldu, yemek yiyordum, yılışıkça masama geldi, oldukça neşeli olduğum için uzaklaşmadım, samimi biçimde konuştum. Elinden gelse beni bir kaşık suda boğabileceğini bildiğim halde ekşilik yapmadım, yemeğin ardından gezme önerisini "işim var," diye geri çevirdim, olay mahallini terk ettim. Dün yine askr. gznya geldi, artık burada yaşayacağımı ve ev tuttuğumu açıkladım, borsacılığımı öğrenince y. k. yatırım'daki borsa portföyünü gösterdi, toplamda 3.1 milyon tl olan hisselerine tek tek baktım, ayda iki üç milyonluk hacim yapıyormuş, on binde dört komisyon ödüyormuş. Borsanın b'sinden anlamıyordu, acıdım, elimden geldiğince anlattım, youtube videolarıma benzer bilgi verdim, hisse listesi yazdırdım, on binde bir komisyon için şu kurumları telefonla ara dedim. Acayip huyum var, düşmanıma dahi kötülük yapamam, fakat korkunç bir öz güvenim var, ayrıca ölümden de korkmam, o derece cesur olduğumu zannediyorum. Bu vatandaş tipik bir kumarbaz, kumar için yurt dışına gidiyor, emekli öğretmen olduğu halde villası ve bir sürü malı, parası var, herhalde havadan kazanıyor ki değerlendiremiyor, hiç anlamadığı mevzulara yatırım yapabiliyor. Ben sayısız yeteneğimle 15 900 tl maaşa talim ediyorum. Yazılacak çok şey var da ifade özgürlüğü yok! Bat dünya bat! Bunları bloğuma yazdım ki okusun, kibarlığımı başka şeye yormasın, lümpene bile saygısızlık yapmayacak karakterde olduğumu bilsin, bir daha da önüme çıkmasın. Ben ki bana günahını vermeyeceğini bildiğim Sülo'ya siktir çekmedim, yıllar boyu her aradığında saygılı davrandım hatta ara gazıyla cıvatalarını gevşettim, hâlbuki ergnkn ve blyz ekibine bilgi götürmek için nabız yokladığına inanıyordum, yani azılı gangster benle irtibata geçse kalbini kırmam, kibarlıktan ödün vermem, asla kötülük yapamam. Çocukluğumdan beri kimseyle dalaşmadım, detayları bir kitabımda uzun uzun açıkladım, sadece uzaklaşırım, zaten filozofum, yalnızlığı, okumayı, düşünmeyi seviyorum,

10 TL, 0.304 usd, aman bre!

Kırklareli ve İstanbul gözümü açtı

Emekli olduğum 1998 kasımında Ankara'yı en yaşanılabilir şehir zannediyordum, halt etmişim, 2020 martından sonra şehir şehir dolaştım, Ankara'dan kötü il, ilçe görmedim. Kırklareli halkı çok medeni olsa da kent küçüktü, bir nevi mahrumiyet bölgesiydi, fakat benim için en önemli faktör olan sağlıklı beslenme imkanını buldum, çünkü askeri gazino vardı, geçmişteki etten zehirlenme trajedilerim sonlandı. O vesileyle uyandım, artık askeri gazino ve orduevi olmayan coğrafyaya yerleşmeyeyim dedim. İstanbul'a geçince deniz ikliminin avantajını öğrendim, boku bokuna karasal iklimin kahrını çektiğimi çakozladım, oradan da ders çıkardım, sahilde yaşamalıyım dedim. İnsan sürekli öğreniyor, gelecekte daha da bilgileneceğim, fakat tecrübemi gençlere aktarayım dedim, siz siz olun, sağlıklı beslenme ve ılıman iklime önem verin.

Takke düştü, kel göründü

Ekonomik facia o kadar büyüdü ki dünyanın en çok vergi alan ülkelerinden biri, belki birincisi olduğumuz halde yeni vergiler ve yükümlülükler kanunlaştırıldı. Har vurup harman savurduk, fakirden alıp zengine verdik, artık yolun sonu göründü, ilerideki dönemecin altında uçurum var; şoför ehliyetsiz, muavin uykusuz, lastikler kabak, yol kaygan, yolcular tedirgin, hava rüzgarlı, yük tonajı aşılmış, azami hız sınırı geçilmiş, uçuyoruz. Bakalım virajı alacak mıyız?