Cumartesi, Kasım 29, 2025

Borsada son bir yılda en fazla yükselen hisseler! 👇





 

Borsada son bir yılda en fazla düşen hisseler! 👇





 

Borsada 29.11.2025 itibarıyla dolaşımdaki hisse oranı en düşük hisseler! 👇





 

Borsada 29.11.2025 itibarıyla piyasa defter değeri en yüksek şirketler! 👇





 

Borsada üçüncü çeyrek itibarıyla en yüksek kar açıklayan şirketler! 👇





 

Borsada 29.11.2025 itibarıyla piyasa değeri en yüksek şirketler! 👇





 

Defalarca zehirlendim, sorunun tavuktan kaynaklandığını ellili yaşlarımda anlayabildim. Bu ülkede hayatta kalabilmek mucizedir. 👇

 https://youtu.be/5ymScOzT3Rc

Enflasyon örtülü vergidir, kimse bu gerçeği bilmiyor👇

Enflasyon “örtülü/gizli bir vergi” (inflation tax) olarak tanımlanır ve devletlerin borç yükünü eritmenin en etkili yollarından biridir. Nedenlerini adım adım açıklayayım:

Enflasyon, paranın satın alma gücünü düşürür

Senin elindeki 100 TL geçen yıl 100 ekmek alıyorken, bu yıl %50 enflasyonla 66 ekmek alıyorsa, aslında devletin cebinden bir kuruş çıkmadan senin servetinin bir kısmı buharlaşmıştır.


Devlet borçları sabit nominal değerdeyse (ki Türkiye’de iç borçların büyük kısmı TL cinsinden sabit faizlidir), enflasyon borçların reel değerini eritir

Örnek: Devlet 100 milyar TL borçlanmış, %15 faizle 115 milyar ödeyecek ama enflasyon %80 olursa, reel faiz -%65’e düşer. Devlet aslında çok daha az reel kaynakla borcunu kapatır.


Senyoraj geliri + enflasyon vergisi

Merkez bankası para bastığında (ya da Hazine’ye dolaylı finansman sağladığında), yeni yaratılan paranın satın alma gücü toplumun elindeki mevcut paradan alınarak elde edilir. Buna “enflasyon vergisi” denir. Matematiksel olarak:
Enflasyon vergisi ≈ (Para basma oranı) × (Mevcut para stoku) Yani toplumun cebinden alınır, bütçeye aktarılır.


Kim öder bu vergiyi?

En çok ücretliler, sabit gelirliler, tasarruf sahipleri (özellikle TL mevduatta kalanlar) ve gerçek sektör.


En az etkilenenler: Yüksek borçlu büyük şirketler, gayrimenkul sahipleri ve devletin kendisi.


Türkiye’nin kümülatif enflasyonu coşarken iç borç stokunun GSYH’ye oranı reel olarak ciddi düştü.

Reel ücretler %30-40 geriledi → aslında toplum bu “örtülü vergiyi” maaşından ödedi.


Sonuç: Enflasyon örtülü bir vergidir ve özellikle yüksek borçlu devletler için borçları eritmenin en hızlı, en sessiz ve politik olarak en az direnç gören yoludur. Vergi artırmak için TBMM’de kavga edilir ama enflasyonu %2-3 puan fazla tutarsın, kimse sokağa dökülmez. Milton Friedman’ın meşhur sözünü hatırlayalım: “Enflasyon her zaman ve her yerde parasal bir olgudur… ve hükümetin vergiye zam yapmadan vergi toplamasına imkan veren bir yöntemdir.”


Enflasyonu düşürmenin tek, hızlı, garantili yolu reel faizi pozitife çevirmektir, yani faiz getirisi gerçek enflasyonun üstünde olmazsa elde tl tutmak akılsızlıktır, herkes harcamalarını hızlandırır. Senelerden beri enflasyon tek haneye inecek deniliyor, halk oyalanıyor.

Perşembe, Kasım 27, 2025

X'in yapay zekası grok'a "Erdoğan kaç tane hakaret davası açtı?" diye sordum, şöyle yanıtladı. 👇

Recep Tayyip Erdoğan'ın "cumhurbaşkanına hakaret" (TCK 299. madde) kapsamında açtığı veya şikayetiyle başlatılan davalar, Türkiye'nin en tartışmalı hukuki konularından biri. Bu davalar, Erdoğan'ın cumhurbaşkanlığı döneminde (2014'ten itibaren) savcılıklar tarafından yürütülen soruşturmalarla başlıyor ve bir kısmı kamu davasına dönüşüyor. Ancak "Erdoğan kaç tane dava açtı?" sorusu, doğrudan Erdoğan'ın kişisel şikayetlerini mi yoksa devlet eliyle açılan toplam davaları mı kastettiğine göre değişir. Aşağıda, Adalet Bakanlığı verileri ve güvenilir raporlara dayalı olarak açıklayayım.Temel Farklar ve Rakamlar

Soruşturma Sayısı: Savcılıklarda başlatılan toplam inceleme (dava açılmadan önceki aşama). Erdoğan döneminde bu, 2014-2021 arası 160.169'a ulaşmış. 2020'de tek başına 31.297 soruşturma var.


Kamu Davası/Sanık Sayısı: Soruşturmalardan dava açılanlar. Erdoğan döneminde (2014-2020) 35.507 dava açılmış, yani 35.507 sanık yargılanmış. 2021'de ek olarak 9.168 dava daha eklenmiş. CHP raporuna göre (2021), toplam 38.581 sanık.


Mahkûmiyet Sayısı: Dava sonuçlarında hapis veya tazminat kararı. 2014-2020 arası 12.881 mahkûmiyet (örneğin 2020'de 3.325 hapis cezası). Beraatler ise yaklaşık 5.660.


Dönem/Cumhurbaşkanı

Toplam Soruşturma

Açılan Dava/Sanık Sayısı

Mahkûmiyet Sayısı

Kaynak

Kenan Evren (1982-1989)

-

340

-

CHP Raporu (2021)

Turgut Özal (1989-1993)

-

207

-

CHP Raporu (2021)

Süleyman Demirel (1993-2000)

-

158

-

CHP Raporu (2021)

Ahmet Necdet Sezer (2000-2007)

-

163

-

CHP Raporu (2021)

Abdullah Gül (2007-2014)

-

848 (%420 artış)

-

CHP Raporu (2021)

Recep Tayyip Erdoğan (2014-2020)

160.169

35.507

12.881

Adalet Bakanlığı (2021)

Erdoğan (2014-2021)

~200.000 (tahmini)

44.675

~16.000+

CHP & Bianet (2022)

Erdoğan (2020-2022)

+52.000+

+16.753 (2022 zirvesi)

-

Adalet Bakanlığı (2023)

Açıklama ve Bağlam

Neden Bu Kadar Çok? Erdoğan, 2014'ten beri TCK 299'u sıkça kullanıyor; eleştiri, sosyal medya paylaşımları veya mizah bile "hakaret" sayılıyor. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), bu maddenin ifade özgürlüğünü ihlal ettiğini defalarca hükmetti (örneğin Vedat Şorli ve Kemal Kılıçdaroğlu davaları). Erdoğan, bazı davaları (örneğin 2016'da 2.000+ dava) affettiğini açıkladı, ama sayı hâlâ rekor seviyede.


Güncel Durum (2025'e Kadar): Adalet Bakanlığı 2021 sonrası tam rakam yayınlamadı, ama muhalefet raporları (CHP, HRW) 2022'de 44.675'e ulaştığını belirtiyor. 2024-2025'te ek davalar (örneğin Özgür Özel'e karşı) devam ediyor, tahmini toplam dava 50.000'i aşmış olabilir.


Karşılaştırma: Önceki cumhurbaşkanlarından (toplam 1.716 dava) 20-30 kat fazla. Bu, eleştiri özgürlüğünü sınırladığı için uluslararası eleştiri alıyor.


Bu rakamlar resmi verilere dayalı, ama tam sayı için Adalet Bakanlığı'na başvurmak en doğrusu. Eğer belirli bir yıl veya detay istiyorsan, söyle!

27 Kasım 2025