Ne salak adamlar var

Cahillerle hiç konuşmam ama akraba olunca mecbur kontak kuruyorsunuz. Geçende biri ile önce yazıştık, sonra telefonlaştık, herifin cehaletini görünce içim cız etti. Sen otuz kusür sene Almanya'da kal, sığırlıklara devam et! Yuh! Felsefeden konu açıldı, "idealizm öğretiliyor, kimse materyalizmi bilmiyor," dedim. "O da ne?" dedi, "Marx, Engels, Lüxemburg falan fıstık," dedim, "ha, maddecilik olmalı, senden iyi biliyorum," dedi. Vay tarak kafalı, ben ciltler dolusu okudum, yine de bilgisiz olduğuma inanıyorum, o bir paragraf okumadı, allame kesiliyor. 🙉🙈🙊🤭 Sonra yazarlık, edebiyat bahsi konuşuldu, yine alimlik iddiasında bulundu, "dil bilgisinde bir numarayım, sen o işlerden anlamazsın, grameri bilmezsin," demesin mi?🙉🙈🙊🤭 Vay şaban, bir kitabımı okusa bu işte TDK profesörlerinden daha iyi olduğumu görecek ama kafa tıntın, okumaz, zevzeklik yapar. "Son kitabımda 65 bin farklı kelime kullanılmış,' dedim. "Olamaz, Türkçede olsa olsa 15, 20 bin kelime vardır," dedi. Bir fiilin farklı çekimlerinin, mesela çalışmak, çalıştırmak, çalıştırılmak, çalışılmak vs ayrı kelime sayıldığını söyledim, yine itiraz etti. 🙉🙈🙊 Böyle bir sığırla zaman harcadığım için kendimden huylandım, "seni blokluyorum, artık denklerinle muhatap ol!" dedim. Almanlar namına üzüldüm, bunlarla aynı havayı soluyorlar. Vah!