Finansal piyasaların geleceği

Bugün cuma, pazar günü seçim yapılacak; şayet Erdoğan gitmezse borsa, döviz vesair enstrümanlarla ilgilenmem. Üç seneyi aşkın süredir hisselerin taban ve tavan limiti yüzde ona düşürüldü, zırt pırt devre kesici uygulandı, belki 200, 300 hissenin grafiği felaket görünüyor ama U30'daki kağıtlar usd bazında dahi tarihi rekorlarını geliştiriyor. Bu kadar çarpık yapılanma anca bizde görülür. Bu ortama rağmen halka arz fırtınası hiç dinmedi, her hafta birkaç arz yapıldı, üstelik hepsi çok şeyli, aşırı şeyli fiyattan pompalandı. Pazar günkü seçimde Kılıçdaroğlu seçilmezse (Varlık Fonunu kaldıracak,) borsayla alakamı tamamen kesebilirim, maaşla yaptığım varyeteleri sonlandırabilirim. Aslında bay Kemal değil feriştahı gelse bu enkazı kaldıramaz. Detaylı açıklama yapardım, ne ki ifade özgürlüğünün zerresi yok! Faizi indirmek yangına körükle gitmektir, enflasyonu da devalüasyonu da faiz artırımıyla düşürebilirsiniz; aksi yöntemle anca uzun vadede iner, çünkü vatandaşın cebindeki para biter, zaruri ihtiyaçlarında dahi kısıntı yapar, yani sefalet başlar, alıcı kalmayınca etiketlerde indirim yapılır. Kitlelerin serveti kodamanlara transfer ediliyor, diyeyim, gerisini izanınıza bırakayım. Kılıçdaroğlu'nun başarılı olacağına inanmıyorum, lakin Erdoğan'dan daha başarısız idareci olamaz, ehvenişer yaklaşımı yapıyorum.