Bu akşam bir arkadaş WhatsApp ile saat 21.55'de haber verdi, 24.00'den sonra 31 ilde 48 saat süreyle sokağa çıkma yasağı ilan edilmiş. Abu, paçam tutuştu, hemen sokağa fırladım, belki bakkal bulurum dedim. Bu akşamüzeri hava kararmadan 15 dakika önce şehrin merkezindeydim, aynı arkadaşa WhatsApp üstünden yazdım, hayalet kent olmuş, sokaklar bomboş dedim, açık bir yerde iki lahmacun yedim, evime döndüm. Kısacası in cin top oynuyordu, sabahleyin 62 yaşındaki birinin kargosunu PTT'ye teslim ettiğimde de yollar bomboştu, demin bakkala gittiğimde ana baba günüydü, araçlar vızır vızır turluyordu, insanlar sokakları doldurmuştu, küçücük bakkalda en az 30 kişi vardı, bir veya iki kişi maske takmıştı, dışarıdaki kuyruk da epey uzamıştı. Ankara'da doğal gaz, elektrik, su aboneliklerimi iptal ettirdiğimde cirit atmıştım, metroları, otobüsleri kullanmıştım; yemin ediyorum, bu kadar kalabalık görmemiştim. Gündüz ve akşamüstü ıssız olan kent 22.00'den sonra ayaklandı, herkes caddelere fırladı. Bu ortamda virüs çok büyük hızla yayılmıştır, büyük olasılıkla ben de Corona'yı kapmışımdır. Bir anlam veremedim, maksat üzüm yemek mi bağcıyı dövmek mi? Bu gece Corona vakası patlar, rekor kırar. Bana göre hava hoş, değil Corona ölümden korkmuyorum, ancak çok büyük bir yanlış yapıldı, entelektüelin misyonu doğruları açıklamaktır, bu nedenle buraya yazdım, aydın sorumluluğumun vecibesini yerine getirdim. Hayır, bir ay sokağa çıkma yasağı koyulsa bile itiraz etmem, saygı duyarım, alkışlarım, ancak vatandaşın hazırlık yapmasına fırsat vermeden böyle bir karar almak akılla, bilimle bağdaşır mı? Kaldı ki AKP kanadından sesler yükseliyordu, sokağa çıkma yasağı isteyenlere Fetöcü, bozguncu, terörist deniliyordu. Bu ne lahana bu ne perhiz? Bundan sonra sana kim inanır, güvenir? Corona'yı bundan hızlı yayamazsınız, bu işin vebalini göğüsleyemezsiniz. Ayrıntıya girmiyorum, niçin 81 il değil, niye sadece hafta sonundaki iki gün demiyorum, zaten ifade özgürlüğünün kırıntısı kalmadı. Yazık! Korkmadığım için alışveriş yaptım, hıncahınç dolu bakkala daldım, yoksa açlıktan ölmeyi yeğlerdim. Demek ki halk da salgını ciddiye almıyor. Vah Türkiye'm, kimlerin eline kaldın?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder